6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nda (Kanun) idari para cezaları yönünden yargı yoluna ilişkin özel bir hüküm düzenlenmemiştir. Kanun’daki idari para cezaları için Kabahatler Kanunu’na atıf yapılarak Kabahatler Kanun'a ilişkin hükümleri uygulanacağı belirlenmiştir. Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesi gereğince, Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından verilen idari para cezası yaptırımlarına karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurulabilir. Sadece idari para cezası verilmesi yönünden görevli yargı adli yargıdır.
Kabahatler Kanunu’nda idari para cezasına itiraz yolunda yetkili Sulh Ceza Hakimliği’ne ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Kabahatler Kanunu’nun 22/4 maddesinde “4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun yer bakımından yetki kuralları kabahatler açısından da geçerlidir.” hükmüne yer almaktadır. Bu hükme göre, yetkili Sulh Ceza Hakimliği’nin Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 12. maddesine göre belirlenmesi gerekmektedir. Yetkili mahkeme, suçun işlendiği yer mahkemesi olarak belirlenmiştir. 13. madde hükmüne göre ise “Suçun işlendiği yer belli değilse, şüpheli veya sanığın yakalandığı yer, yakalanmamışsa yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.” Bu durumda suçun işlendiği yer, kabahat konusu fiilleri işleyen veri sorumlusunun yerleşim yeri olarak değerlendirilebilir. Kurul’un verdiği idari para cezalarına karşı veri sorumlusunun yerleşim yerindeki Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz edilmesi gerekmektedir. İtiraz edilecek yetkili yer veri sorumlusunun yerleşim yerindeki sulh ceza hakimliğidir.
Bunlarla birlikte Kabahatler Kanunu'nun "Başvurunun incelenmesi" başlıklı 28.maddesinde talep üzerine veya re'sen tarafları çağırarak belli bir gün ve saatte dinleyebileceği düzenlenmiştir. Karara konu idari para cezasının yüksek olması, konunun ayrıca sözlü savunma yapılarak duruşmada daha iyi aktarılması gerekmesi durumunda ilgili karara itirazın incelenmesinde duruşma açılarak ve taraflar dinlenerek karar verilmesi de ayrıca mahkemeden talep edilebilir.
6698 sayılı Kanunu bakımından tek idari yaptırım idari para cezası değildir. Dolayısıyla verilen kararın niteliğine bağlı olarak veri sorumlularını adli ve idari yargıda başvurabilecekleri farklı itiraz yolları bulunmaktadır. Kişisel Verileri Koruma Kurul’u, kendisine yapılan şikayetleri inceleyerek karar verebileceği gibi re’sen başlatılan inceleme sonunda iddialar üzerinde yetkisi dahilinde hareket edebilmektedir. Kanun’un 15. Maddesi kapsamında idari para cezası haricinde Kurul veri işlenmesinin veya verinin yurt dışına aktarılmasının durdurulmasına karar verebilir. Yine Kanun’un 22. maddesinde Kurula düzenleyici işlem yapma yetkisi de verilmiştir. Dolayısıyla verilen kararın içeriği ve sonucu karara karşı başvurulacak yargısal yollar bakımından önem arz etmektedir. Kurul tarafından tek bir karar numarası altından birçok karar verildiği görülebilmektedir. Örneğin veri güvenliğini temin etmek adına yeterli önlemler alınmadığı için idari para cezasına ve veri sorumlusu tarafından muhtemel zararların önlenmesi adına veri işlenmesinin derhâl durdurulmasına karar verilebilmektedir. Yine örneğin kurul tarafından sadece veri işlemenin durdurulmasına veya yurtdışına aktarımın durdurulmasına da karar verilebilmektedir.
Yukarıda bahsedildiği şekilde kurulun düzenleyici işlem tesis ederek karşı tarafa talimat verme veya durdurma kararları idari yaptırım niteliği taşımaktadır. Her iki karar da idari yaptırım olarak kabul edilmektedir. Durdurma ve düzeltme kararları veri sorumlusu açısından tek yanlı idari işlemlerdir. Dolayısıyla bu kararlara karşı açılacak davalarda görevli yargı kolu idari yargı olmalıdır. Veri sorumlusu, kararın kendisine tebliğini izleyen günden başlayarak genel dava açma süresi olan 60 gün içerisinde yetkili idare mahkemesinde dava açabilir. İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki genel yetki hükmüne göre yetkili mahkeme, Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun bulunduğu yer olan Ankara İdare Mahkemesi’dir. Bazı durumlarda hem idari para cezası hem de talimat veya durdurma kararı verilebilecek kararlar da karşımıza çıkmaktadır. Para cezası ve verilen talimat/durdurma kararlarının dayanaklarının birbiri ile bağlantılı olması durumunda idari iki işlem aynı kapsamda verildiğinden idari yargıda idari para cezası ile birlikte dava konusu edilebilmektedir. Kişsisel Verileri Koruma Kurulu tarafından verilen kararlar mahiyeti itibari ile teknik kararlar olduğundan mutlaka karara karşı başvuru süreçlerinde kişisel verilerin korunması alanında uzmanlardan hukuki ve teknik anlamda destek alınması gerekmektedir.
Av. Girayhan OCAK
Comentarios